Erdoğan Rejiminin Sindirme Yöntemi: İşkence
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin ziyareti esnasında Çin’in Devlet Televizyonu’na verdiği röportajda Çin’in Şincan bölgesindeki Müslüman Uygur Türkleri’nin ülkenin refahı içinde mutlu bir yaşam sürdüğünü, hal böyle iken, Türk-Çin ilişkilerindeki uyumu kimsenin bozmasına izin vermeyeceğini ifade etti.
Oysa daha bir kaç gün önce Berlin ve Washington yönetimleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde gerçekleşen kapalı oturumda Çin yönetimini, Uygurları temel insani haklarından yoksun bırakmakla suçladı. BBC tarafından yapılan haber ve görüntülerde de ‘mutluluk ve refah içinde yaşayan’ Uygurlardan ziyade hapishaneye benzer ortamlarda zorla tutulan insanlara dair kanıtlar sundu .
Yine BM ve insan hakları örgütleri tarafından yayınlanan bir çok rapor Pekin yönetiminin Uygur Türklerini herhangi bir suçlama yöneltmeden ve yargılamadan kamplarda zorla tuttuğunu, zorla Çin Cumhurbaşkanına bağlılık yemini ettirdiğini, kamplarda işkence yapıldığını, kamplardan sonra ise hayatta kalanların komünist yönetim tarafından yaptırılan fabrikalarda köle gibi ücretsiz olarak çalıştırıldığını ortaya koydu.
Bunu diyen sadece uluslararası toplum mu? 9 Şubat 2019 Tarihinde Türk Dış İşleri yaptığı açıklamada şöyle diyor: “Keyfi tutuklamalara maruz kalan bir milyondan fazla Uygur Türkünün toplama kamplarında ve hapishanelerde işkence ve siyasi beyin yıkamaya maruz bırakıldıkları artık bir sır değil. Kamplarda alıkonmayan Uygurlar da büyük baskı altında bulunmaktadır”
Aynı tarihlerde AKP Sözcüsü Ömer Çelik de “Uygur Türklerine yönelik keyfi tutuklamaların 1 milyondan fazla Uygur Türkü'nün toplama kamplarında ve hapishanelerde alıkonulması gibi eylemler hiçbir şekilde meşru bulunamaz.” değerlendirmesini yapmıştı.
George Orwell’in Okyanusya’sında eski söylem, yeni söylem ile çeliştiğinde gazeteler, kitaplar, süreli yayınlar, broşürler, posterler, filmler, ses bantları, karik
YAZARIN SON YAZILARI
EN ÇOK OKUNAN HABERLER

