NEDEN BU TUHAF ISRAR?

Üç sendika anlaşıp, 1 Mayıs’ı Taksim'de kutlama kararı aldı.
Türkiye’nin üç meşhur sendikası, (DİSK, KESK VE TÜRK-İŞ) kameraların karşısına geçip Taksim’in orta yerinde “burası bizim, burada 1 Mayıs’ı kutlamak için kimseden izin almayız” şeklinde açıklamalar yapıyor. Üç sendikanın anlaşıp, 1 Mayıs’a iki haftadan fazla bir süre kala üstelik de ortada konuyla ilgili hiçbir durum yokken böyle bir harekette, bulunmaları ne ile izah edilebilir? Burada zamanlamaya dikkat çekmek istiyorum. Akdeniz Üniversitesi’nde göstere göstere bir provokasyon sahneleniyor. Ön safta; eli silahlı, alnı dövmeli, yüz metreden tanınacak bir adam. Yani provokatör. Amacın ne olduğunu anlatmaya gerek var mı? Gelelim şu el bombalarına… 12-13 yaşlarındaki çocukların ceplerinde misket gibi gezen bombalardan bahsediyorum. Hani oraya buraya atıyorlar ya! Bu bombaların menşeinin ne olduğu, ya da küçücük çocukların ceplerine el bombalarını kimlerin sıkıştırdığını irdeleyecek falan değilim. Benim kafama takılan konu başka. Bunca farklı provokasyon senaryolarının bir bir sahnelendiği bir dönemde yani sağduyuya, itidale, bari biz sakin olalım arkadaşlar demeye bu kadar ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde, nereden çıktı “Taksim’de 1 Mayıs’ı izin verseniz de vermeseniz de kutlayacağız” tavrı? Bundan tam 31 yıl önceydi, yıl 1977 idi. Taksim’de yapılan kutlamalar sırasında kimliği belirsiz kişilerce kalabalığın üzerine ateş açılmış ve 34 insan hayatını kaybetmişti. O gün yaşanan korkunç provokasyon bahane edilerek üniversite gençliği sokaklara dökülmüş ve sokak olayları başlatılmıştı. O günden sonra Taksim’de kutlamalar yasaklandı. Şimdi sormak istiyorum; buram buram provokasyon kokan puslu bir havada, 1 Mayıs’ta olay çıkması bu kadar muhtemel iken, sendikaların böyle bir açıklama yapması sizce rastlantı mı, yoksa ben mi kötümserim?

YAZARIN SON YAZILARI

EN ÇOK OKUNAN HABERLER