Soykırım

Ayağındaki siyah çizmeleri, üstündeki krem rengi kıyafetiyle koridorda soluna devrilmiş gibi uzanmış, sağ elini başının altına yastık etmiş ağlayan kız çocuğunu hatırladınız mı?
Hani şu aylardır hasret kaldığı anne babasını görmek ümidiyle mahkeme salonuna giden ama sürekli ağladığı için vicdanı keçeleşmiş hâkim müsveddesi tarafından dışarı atılan Elif’i! 

Peki ya arabaya doldurduğu biri engelli beş çocuğuyla tutuklu eşini ziyarete giden Nagihan Hanım da tutuklanınca cezaevi bahçesinde ağlaşan çocuklarını hatırladınız mı?
“Engelli kardeşimiz var. Bizi burada bıraktılar. Allah’a havale ediyorum” diyen karda soğukta ağlayan evladımızı!

Peki ya 3, 7 ve 10 yaşlarındaki çocuklarını yanına alarak Meriç’i geçen ve sonrasında kilometrelerce yürüyen Esma Uludağ’ın “anne dondum” diyen kızını hatırladınız mı?
Almanya’ya sığınmış babalarına kavuşmayı hayal ederken, anneleri Esma Hanım’ın kalp krizi sonucu vefat etmesiyle yapayalnız kalan, ancak o şekilde babalarına kavuşabilen o yetim çocukları!

Gözlerimin önünden gitmiyor o görüntüler. Her hatırlayışımda yüreğim burkuluyor.
Şu an Hizmet Hareketi mensuplarına ve onların çocuklarına soykırım uygulanıyor.

Askeri üniformaya bürünmüş, millet ve din düşmanı Cem Aziz isimli Ergenekon Terör Örgütü üyesi ne demişti?<

YAZARIN SON YAZILARI

EN ÇOK OKUNAN HABERLER