On numara mesaj!

Dünyada futbol, en çok ilgi gören spor dalıysa, bunda onların payı çok büyük. En iyilerin sırtında hep o vardı. Onlar sevdirdi futbolu. Sahadaki yirmi iki futbolcu içinde gözler hep onlarda olurdu. Onların sihirli dokunuşları, izleyenleri mest ederdi. Meşin yuvarlakla oynamazlar, ona adeta hükmederlerdi. Sadece ayakları değil, vücutlarının her noktası ile adeta topla dans ederlerdi. Ellili yıllardan günümüze hep o formayı giyenler konuşuldu. Puskas, Pele, Cruyff, Platini, Metin Oktay, Maradona, Berkamp, Zidan, Hagi, Alex, Messi ve diğerleri bunlar sadece bir çırpıda sayabildiklerimiz. Yani futbolun on numaraları. Cuma gecesi gözüme ilginç bir görüntü takıldı. İspanya kral kupası finalinde Real Madrid, Atletico Madrid’le karşılaşıyordu. İki takımın on numarası maç boyunca bir çok kez karşı karşıya geldi. Bizim için gurur dolu sahnelerdi ama nedense hiç gündeme gelmedi. O anlara hiç vurgu yapılamadı, konuşulmadı. Oysa az önce saydığım sebeplerden ötürü futbolun en kıymetli formaları bizim çocukların sırtındaydı. Hem de İspanya futbolunun önde gelen iki kulübünde o forma bizim çocuklarımıza emanet edilmişti. Bu sıradan bir durum değil, çünkü on numaralı forma sıradan değil! Mesut’a ve Arda’ya bu formayı verenler aslında bize de mesaj verdiler. “Değerlerinize sahip çıkın hak edene hak ettiği formayı verin” dediler. “Adil olun adaletli davranın” dediler. Hak edene hak ettiği formayı verelim. Verelim ki ülke Futbolu yerlerde sürünmesin. Salih Haşimoğlu