Tablet ve Fatih Projesi Hakkında
Yurtdışında çalıştığımız için zaman zaman Milli Eğitim Bakanlığı'ndan (MEB) yetkililer ile karşılaşıyoruz. Bazen şahsi gezi yapmak için bazen de bilgi ve görgülerini arttırmak için bulunduğum ecnebi memlekete ziyaret yapıyorlarmış. MEB ile hukukum uzun yıllar öncesine dayandığı için geldikleri zaman o bölgede bulunan Türkler ile de görüşmek istiyorlar doğal olarak. Yanılmıyorsam 2009 yılı içinde bir üniversite kampüsünde toplanmıştık yine, bakanlıktan bir yetkili vardı. Konuşmalar yapıldı, bilgiler verildi. Verimli bir fikir teatisi oldu benim için. Program sonunda yetkili şahıs 'önümüzdeki aylarda her öğrenciye birer tablet' verilme projesinden bahsetti ve eğitimci olduğumuz için bana da fikrimi sordu. Ben de kısaca 'vermeyin' dedim. 'Eğer projeyi yetkili ağızlardan duyduğum gibi yapacaksanız, fiyasko olur, para israfı olur, onun için bu şekilde yapmayın' dedim.
Vermeyin dedim çünkü o günlerde benzer bir proje benim de işbirliği içinde olduğum bir okul bölgesi için düşünülmüştü ve akabinde birçok toplantıya katılmıştım. Okul bölge yönetiminin elinde her bir öğrenciye değil tablet daha pahalı olan iPad alacak kadar para vardı, yani maddi problem yoktu. Yönetici kadro bize bu teknolojinin okullarda kullanımı hakkında yapılmış bir araştırma var mı diye sordu, ben de yok demiştim o zamanlar. Genel olarak değişik teknolojilerin eğitimde kullanılması var ama tablet için henüz yoktu. O zaman okul bölge yönetimi 'birçok pilot çalışma yapalım, ondan sonra karar verelim' dedi. Hemen gerekli araştırma paraları ayrıldı ve çalışma başlatıldı. İşte gerekli çalışmalar Türkiye'de henüz yapılmadığı için öğrencilere tablet dağıtılmasın demiştim.
Vermeyin dedim çünkü ülkemizdeki öğretmenlerin ve okulların gerekli teknolojik altyapıya sahip olmadıklarını biliyordum. Mesela, hala daha birçok öğretmenimizin şahsi web sitesi yoktur. Olanların da veritabanı yoktur hatta bu konuda bilgili olanlar da yok denecek kadar azdır. Ama benim
YAZARIN SON YAZILARI
EN ÇOK OKUNAN HABERLER

