Bediüzzaman ve genç gazeteci

Faruk Mercan

Faruk Mercan

Yayınlanma Cuma, Kasım 3 2023



Namaz kılınan büyük salondayız. Almanya’dan misafirler var, bir misafir Sızıntı dergisinin Almanca versiyonunu kastederek “Hocam bugüne kadar üç yüz makaleyle dergiye en fazla siz katkıda bulundunuz, dergimiz Almanya’da 25 yıldır yayınlanıyor” diyor. 

Fethullah Gülen Hocaefendi, “Buradaki herkes benden tecrübeli, Allah razı olsun… Arkadaşların hizmetine katkıda bulunmak bir vecibe gibi geliyor bana…” diyerek bu gayreti ortaya koyan arkadaşları takdir ediyor. Salonda yazı yazma veya dergi çıkarma hususunda Hocaefendi’den daha tecrübeli kimse yoktu, ama her zaman olduğu gibi bu ifadeleri bir tevazu ve istiğna dersiydi. 

Derginin son sayısında yayınlanacak yazılardan birinin başlığı “Ve aldandı insanlık” idi. Bunun üzerine Hocaefendi’nin ağzından şu cümle döküldü:

“Benim yazacağım romandı, yazamadım…” 

Mesela 29 Haziran 2015 günü Hocaefendi’nin şu ifadelerini not almışım:

“Ve insan aldandı… Belki bir gün biz de Müslüman olacağız, ömür gidiyor ve insan aldanıyor.” 

“Bir Medeniyetler Diyaloğu” kitabının yazarı Jill Carol’ın Hocaefendi’ye sorduğu sorulardan biriydi bu yazılamayan “Ve İnsan Aldandı” romanı…

Yakın bir zamanda bulunduğum ülkede önemli bir kurumdaki önemli bir görüşmenin ortasında birdenbire şöyle bir soruya muhatap oldum: “Bugüne kadar Fethullah Gülen’den öğrendiğiniz en önemli şey ne oldu?”

O anda aklıma gelen cevap şu oldu: “Dini siyasete alet edenler Kur’an bizim anayasamızdır derken, İslam devleti peşinde koşarken; Gülen hep insanın üzerinde durdu ve şöyle dedi: Kur’an ayetlerinin, Müslümanlığın belki yüzde 98’i doğrudan insanı, insan hayatını, ahlaki ve manevi değerleri ihtiva eder.

YAZARIN SON YAZILARI

EN ÇOK OKUNAN HABERLER