Olanlar, hakkımızda inayet tecellisidir

Üstad Bediüzzaman Hazretleri hapisane içi  mektuplarında,  yaşanılan süreçleri şöyle değerlendiriyor:

“Hâdiseye  (hapse girmemize) sebebiyet verenlere itap edip onları, azarlamayınız. Bu musibetin geniş ve dehşetli planı çoktan kurulmuştu. Fakat, mânen pek çok hafif geldi. İnşallah, çabuk geçer. “Sizin başınıza hoşlanmadığınız bir şey gelmişse, ümit edilir ki, o şey sizin hakkınızda hayır olur.”  ( Bakara  Suresi, 216. âyet)  âyetinin sırrıyla, müteessir olmayınız. 

“Tahmin ederim, şimdi küre-i arzda, kalben, ruhen ve fikren, Risale-i Nur talebelerinden daha az sıkıntı çeken yoktur. Çünkü; kalb, ruh ve akılları, iman-ı tahkîkî nurlarıyla sıkıntı çekmezler; maddî zahmetler ise, Risale-i Nur dersiyle hem geçici, hem sevaplı, hem ehemmiyetsiz, hem hizmet-i imaniyenin başka bir kanalda inkişafına vesile olmasını bilerek şükür ve sabırla karşılaşıyorlar. İman-ı tahkîkî, dünyada dahi saadet vesilesidir, diye halleriyle isbat ediyorlar. Evet ‘Mevlâ görelim neyler, neylerse güzel eyler.’ deyip, metin olarak (dimdik ayakta durarak) bu fâni zahmetleri, bâkî rahmetlere çevirmeye çalışıyorlar.

“Merhametlilerin en merhametlisi olan Cenab-ı Hak,  onların emsallerini çoğaltsın, bu vatana, şeref  ve saadet vesilesi yapsın ve onları da Firdevs Cennetinde ebedî saadete mazhar eylesin. Âmin!

“….. Îmanî hizmetinizde kazandığınız ebedî sevaplar, ruhî ve kalbî faziletler ve sevinçler, şimdiki geçici ve muvakkat gamları ve sıkıntıları hiçe indirir kanaatındayım. Şimdiye kadar, Risale-i Nur talebeleri gibi çok  kudsî hizmette çok az zahmet çekenler olmamış. Evet, Cennet ucuz değil. Dünya ve âhiret hayatını imha eden küfr-ü mutlaktan kurtarmak, bu zamanda pek çok ehemmiyetlidir. Bir parça  meşakkat olsa da şevk ve şükür ve sabırla karşılamalı. Madem bizi çalıştıran Yaradanımız, Rahîm, ve Hakîmdir; başa gelen herşeyi rıza ile sevinç ile, rahmetine, hikmetine itimad ile karşıla

YAZARIN SON YAZILARI

EN ÇOK OKUNAN HABERLER