MASUM, CEZALANDIRILAMAZ!

Dr. Selim Koç
Yayınlanma Pazartesi, Eylül 23 2024
Narin’in köyünden bakınca bugünkü Türkiye fotoğrafı daha da netleşiyor.
En yakınları tarafından öldürülen ve bir derede kör bir çukura gömülen 8 yaşındaki bir kız çocuğu ve ona timsah gözyaşları döken anne, yenge, kardeş ve amca.
İşte 15 Temmuz’da boğaz köprüsünde masum askeri öğrencileri bıçakla boğazlayan zihniyetle Narin’i katleden zihniyet aynı zihniyet. Günahlarını/yolsuzluklarını örtmek için masumlara kıymayı mübah gören zihniyet. Ne acıdır ki bu zihniyet bugün bir köye değil koca bir ülkeye hâkim.
Yine 15 Temmuz’da boğaz köprüsünde ve farklı yerlerde keskin nişancılar tarafından vurulan 250 masumun katillerini örten zihniyetle, Narin’i yok etmek için dereye gömen zihniyet aynı. Ne yazık ki faili meçhuller ülkesi Türkiye’ye aynı ilkel/vahşi zihniyet hâkim.
Finlandiya Göçmenlik Ofisinin hazırladığı raporda tespit ettiği gibi, devletin karakol ve hapishanelerinde yapılan çeşit çeşit işkence ve tecavüzleri ortaya çıkarmayan zihniyetle, Narin cinayetini örtmeye çalışan vahşi zihniyet aynı lanetli düzen. Üzücü olan o ki çoğunluk düzenden ve gidişattan memnun!
Hatırlayacaksınız. Geçen yıl Aralık ayında 2023/276683 sayılı soruşturma kapsamında, 7 Mayıs 2024 günü İstanbul Emniyeti, Çocuk Şube Müdürlüğü tarafından bir operasyon gerçekleştirilmişti. Operasyonda, yaşları 12 ile 17 arasında değişen 15 kız çocuğu göz altına alınmıştı.
İnsanların haklarını korumakla yükümlü yargı organları meşum ellerini kız çocuklarına uzatmış, masum yavrulara belki de hayatlarının en büyük travmasını yaşatmıştı. Yaşı küçük kız çocuklarından biri şüpheli (SSÇ-Suça Sürüklenen Çocuk) sıfatıyla gözaltına alınmış, diğer 14’ünün ise ‘tanık’ olarak ‘temin edildikleri’ iddia edilmişti. Halbuki uygulamada çocukların tamamına şüpheli hatta suçlu/terörist gibi muamele yapılmıştı. Narin’e kıyan ‘saraya bağlı muhtar rejimiyle’, masum yavrulara bu acıları yaşatan sözde yargı güçleri aynı haydut zihniyet.
Şafak baskınıyla, saat 05.00 sıralarında terörist gibi evlerinden zorla alınan çocuk
En yakınları tarafından öldürülen ve bir derede kör bir çukura gömülen 8 yaşındaki bir kız çocuğu ve ona timsah gözyaşları döken anne, yenge, kardeş ve amca.
İşte 15 Temmuz’da boğaz köprüsünde masum askeri öğrencileri bıçakla boğazlayan zihniyetle Narin’i katleden zihniyet aynı zihniyet. Günahlarını/yolsuzluklarını örtmek için masumlara kıymayı mübah gören zihniyet. Ne acıdır ki bu zihniyet bugün bir köye değil koca bir ülkeye hâkim.
Yine 15 Temmuz’da boğaz köprüsünde ve farklı yerlerde keskin nişancılar tarafından vurulan 250 masumun katillerini örten zihniyetle, Narin’i yok etmek için dereye gömen zihniyet aynı. Ne yazık ki faili meçhuller ülkesi Türkiye’ye aynı ilkel/vahşi zihniyet hâkim.
Finlandiya Göçmenlik Ofisinin hazırladığı raporda tespit ettiği gibi, devletin karakol ve hapishanelerinde yapılan çeşit çeşit işkence ve tecavüzleri ortaya çıkarmayan zihniyetle, Narin cinayetini örtmeye çalışan vahşi zihniyet aynı lanetli düzen. Üzücü olan o ki çoğunluk düzenden ve gidişattan memnun!
Hatırlayacaksınız. Geçen yıl Aralık ayında 2023/276683 sayılı soruşturma kapsamında, 7 Mayıs 2024 günü İstanbul Emniyeti, Çocuk Şube Müdürlüğü tarafından bir operasyon gerçekleştirilmişti. Operasyonda, yaşları 12 ile 17 arasında değişen 15 kız çocuğu göz altına alınmıştı.
İnsanların haklarını korumakla yükümlü yargı organları meşum ellerini kız çocuklarına uzatmış, masum yavrulara belki de hayatlarının en büyük travmasını yaşatmıştı. Yaşı küçük kız çocuklarından biri şüpheli (SSÇ-Suça Sürüklenen Çocuk) sıfatıyla gözaltına alınmış, diğer 14’ünün ise ‘tanık’ olarak ‘temin edildikleri’ iddia edilmişti. Halbuki uygulamada çocukların tamamına şüpheli hatta suçlu/terörist gibi muamele yapılmıştı. Narin’e kıyan ‘saraya bağlı muhtar rejimiyle’, masum yavrulara bu acıları yaşatan sözde yargı güçleri aynı haydut zihniyet.
Şafak baskınıyla, saat 05.00 sıralarında terörist gibi evlerinden zorla alınan çocuk
YAZARIN SON YAZILARI
EN ÇOK OKUNAN HABERLER

